VENG- GGM’lerin, “toplama kampına” dönüştüğüne dikkat çeken DEM Partili Beritan Güneş, Ayvacık, Kayseri, Aydın ve Çatalca’daki merkezlerde cinsel ve fiziksel şiddetin yaşandığına dikkat çekti.
Hakların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Mêrdîn Milletvekilli Beritan Güneş, Meclis Genel Kurulu’nda Dünya Mülteciler Günü kapsamında konuştu. Beritan Güneş mültecilerin yaşadıkları sorunlara değinerek, onurlu, eşit ve özgür bir yaşamın koşullarının sağlanması gerektiği ve ekonomik, politik ve çevresel sebeplerle yurdundan ayrılmış kişilerin yaşam ve insan haklarının korunmasının devletin en temel görevi olduğunun altını çizdi.
‘DÜNYADA 120 MİLYONDAN FAZLA MÜLTECİ VAR’
Dünyada 120 milyondan fazla mülteci olduğunun bilgisini veren Beritan Güneş, Türkiye’de ise 4 milyon mülteciden 3 milyonunun Suriyeli olduğunu aktardı. Beritan Güneş, “Savaş sahnesinin Filistin’den Suriye’ye, Ukrayna’dan Lübnan’a, Hindistan’dan İran’a kadar tüm yerküreye yayılmış ve mültecileşmiş bu dünya aslında savaşın da sahnede olması sebebiyle mülteciliğin ne kadar önemli bir sorun olduğuyla yüzleşmemizin gerektirdiğini bize bir kez daha gösteriyor. Ne yazık ki Suriyeli mültecilere ‘mülteci’ denilmesi kabul edilmiyor, onlara ‘misafir’ deniliyor ‘geçici koruma altında’ gibi kavramlar icat edilerek aslında misafirlik her gün onlara yeniden hatırlatılıyor. Her an ‘Kovarız ha’ tehdidiyle karşı karşıya olan mülteciler zorunlu geri dönüş formlarıyla ülkelerine zorla geri gönderiliyorlar, savaşın ortasına diyebiliriz” diye konuştu.
GERİ GÖNDERME MERKEZLERİNDE NE OLUYOR
İktidarın mültecileri “tüm sorunların sorumlusu” olarak gören anlayışına tepki gösteren Güneş, Geri Gönderme Merkezlerinin (GGM), “kara deliğe”, “işkencehaneye” ve “toplama kampına” dönüştüğünün altını çizerek, Ayvacık, Kayseri, Aydın ve Çatalca’daki merkezlerde cinsel saldırı, fiziksel şiddet, hijyen malzemesi eksikliği ve avukat görüşü engelleme gibi sorunlar yaşandığını dile getirdi.
MAXMUR KAMPI
Güneş, mülteciler için onurlu, eşit ve özgür bir yaşamın koşullarının sağlanmasının devletin temel görevi olduğunu vurgulayarak, “Mülteciliğin ne olduğunu görmek istiyorsa aslında bir de içeride mültecileştirdiği Kürtlere, insanlara, halklara bakmalıdır” çağrısı yaptı. Beritan Güneş, 1990’larda köyleri boşaltılan ve zorla göç ettirilen insanlara, özellikle de Mahmur Kampı’na göç ettirilmiş Kürt ailelere dikkat çekerek, Maxmurluların onurlu geri dönüş haklarının yasal güvence altına alınması gerektiğini ve bunun demokratikleşme için önemli bir adım olacağını söyledi.
DEMOKRATİK KONFEDERALİZM VURGUSU
Beritan Güneş sözlerini şöyle tamamladı: “Savaş ve çatışma, düşmanlaştırma cehenneminden çıkışın gerçek anahtarı barıştır, eşitliktir, dayanışmadır. Kimsenin mülteci olmadığı bir yeryüzü cenneti demokratik konfederalizmle mümkün.”